Feminist Mekan Dayanışma Ağı

Beyoğlu Tel Sokak’ta Sosyalist Feminist Kolektif’in (SFK) mekanı olarak 3 Kasım 2008’de faaliyete başlayan yer, 2015 yılında SFK’nın örgütlülüğüne son verme kararıyla birlikte hayatına “Feminist Mekan” olarak devam etti. SFK’yı sonlandırırken hazırlanan metinde belirtildiği üzere, “SFK mekanı bir feminist mekan olarak zaten hepimizindi, ama artık işleyişini, yükünü, kirasını vs. feminist hareketin üstlendiği bir mekana dönüştü.” Böylece burası, 2008’den bu yana kesintisiz olarak kadın hareketi ve feministlerin bir buluşma noktası olmayı sürdürdü. SFK olarak açıldığı ilk dönemden bu yana hem mekanda hem Beyoğlu’nda pek çok şey değişse de kimi ilkeleri sabit kaldı. Bunların arasında karma toplantılara (cis erkeklerin katılımına) kapalı olması, bağımsız feminist örgütler dışında herhangi bir kurumla özdeşleşecek etkinliklerin yapılmaması ve tamamen dayanışmayla dönmesi (fon almaması) sayılabilir.

Mekanın SFK’ya ait olduğu 2000’li yılların sonunda, Tel Sokak’ın o köşesi, SFK’nın hemen iki yan binasında Amargi’nin, az ilerisinde Mor Çatı’nın ve Lambda’nın bulunduğu bir yer olarak epey hareketliydi ve feminist ve LGBTİ+ hareketler için bir çeşit kesişim noktasıydı. Bu mekansal yakınlık hareketlerin ve örgütlerin de daha iç içe olmasına, politik farklara rağmen dirsek teması içinde politika yapılmasına imkan sağlıyordu. Sonrasında hem Amargi’nin önce Tel Sokak’taki yerinden taşınması ve sonra kapanması, hem de Lambda’nın – ve son yıllarda Mor Çatı’nın – taşınmasıyla bu durum değişti. Onur Yürüyüşü’nün de örgütlenme mekânı olan Lambda Taksim’den taşındığı için, 2014’te (bugün Feminist Mekan olan) SFK, Onur Yürüyüşü toplantıları için de kullanılmaya başlandı. Bu aynı zamanda yasaklanan ve dağıtılan ilk Onur Yürüyüşü’ydü. Toplantıların SFK’da yapılması için Zeliş Deniz’in aracı olmasıyla Onur Yürüyüşü için yapılan bu istisna üzerine ilk defa (ve yalnızca bu bağlamda) cis erkeklerin bulunduğu toplantılar mekanda yapılmış oldu. 2014’ten sonra SFK devam etmese ve mekan varlığını Feminist Mekan olarak sürdürse de bu dayanışma ilişkisi sürdü.  Onur Yürüyüşleri, zaman zaman tartışmalar yaşansa da, Taksim’de başka lubun mekanlar devralana kadar 5 yıl boyunca Feminist Mekan’da örgütlendi.

SFK olarak var olduğu süreç boyunca Sosyalist Feminist Kolektif’in toplantı ve faaliyetlerinin yanı sıra feminist hareketin ortak kullandığı bir mekan haline geldi burası. Onur Yürüyüşleri dışında, İstanbul Feminist Kolektif’in toplantılarından Feminist Gece Yürüyüşleri’nin organizasyonuna, Lezbiyen Biseksüel Feministler’den (LezBiFem) Kürtaj Haktır Karar Kadınların kampanyasına, Barış için Kadın Girişimi’nden Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu’na ve zaman içinde 25 Kasım eylemlerine, 2017’den sonra Kadınlar Birlikte Güçlü kampanyasına feministlerin ve kadın hareketinin pek çok ortak kampanyası burada örgütlendi. Tam da bu sebeple 2015 yılında SFK bir örgüt olarak varlığını sürdürmeyi bırakırken bir tartışma yürüterek mekanı feminist harekete devretmeyi seçti. Bir süre adına SFK demeye devam etsek de 19 Mart 2016’dan bugüne burası Feminist Mekan olarak ayakta kalmayı sürdürüyor.

Feminist Mekan, oraya gelen-gelmeyen kadınların emeğiyle ve dayanışmasıyla dönen bir yer. Ara ara yıkılan salon tavanı, kapanmayan pencereleri, asla tam ısınmaması, binanın biraz da metruk haline rağmen harekete bir biçimiyle ev sahipliği yapan yerlerden biri. Her Feminist Gece Yürüyüşü’nde, örneğin, yüzlerce kadın ve lubunyayla dolup taşıyor ve salonunda yazılan sayısız pankartla bu şehrin eylem hafızasında çok özel bir yer ediniyor. Bunu mümkün kılan da her yıl onlarca kadının asla vazgeçmeden, mekanın varlığını sürdürmesi için kimisi yirmi kimisi iki yüz lira vererek, kimisi de oradaki işlerin ucundan tutarak elinden ne geliyorsa o şekilde dayanışma göstermesi. Bu yazının yazıldığı 2021’in son aylarında yine benzer bir dayanışmayla mekan pencerelerinin kapanır hale gelmesi için bir tadilattan geçiyor. Tüm bu devamlılığın sağlanabilmesi için mekanla dayanışanların oluşturduğu bir dayanışma grubu bir de teknik işleri takip eden bir teknik grubu var. Dayanışma grubu her yıl yaygınlaştırılan destek formunu dolduranlarla yıllık olarak güncelleniyor.

Mekan, ilkelerine riayet edildiği sürece tüm feministlerin kullanımına açık. Herhangi bir örgütle ilişkisi olmadığı ve kendi de bir örgüt ya da kurum değil bir yer olduğu için kendine ait sosyal medya hesapları yok. Örneğin 2019’dan beri bir grup feministin örgütlediği “Feminist Mekan’da Cuma Buluşmaları”nda olduğu gibi, mekanda etkinlik örgütleyenler kendi kanallarından duyuru yapabiliyor. Kadın hareketinin ortak platformlarının sabit toplantı günleri olsa da takvim oluşturulurken feminist toplantılara öncelik veriliyor. Elbette pandemiyle beraber her yerde olduğu gibi mekanın toplantı akışında ciddi bir yavaşlama olsa da, özellikle İstanbul Sözleşmesi için kampanya sürecinde yapılan 1 Temmuz eylemi, 25 Kasım ve 8 Mart’lar gibi Taksim’deki eylemlerin hazırlıklarının hala burada yapıldığını söylemek mümkün.

Bu açıdan Feminist Mekan Taksim’in mücadele hafızası açısından önemli bir yer teşkil ediyor ve bir şekilde “Beyoğlu’nun arka sokaklarında” bu mahallenin tüm dönüşümüne, tüm müdahalelere rağmen varlığını sürdürmekte, buraların kadınların, lubunyaların, bizlerin alanı olduğunu iddia etmekte inat ediyor. Bu inatla nice yıllara J

Bizimle iletişime geçmek veya bize destek olmak isterseniz  feministmekan@gmail.com adresinden bize ulaşabilirsiniz.

 

 

Yayınlanma Tarihi: 14.01.2022

Leave a Reply